Nazilli’de ilçe merkezinde işlettiği mütevazı çay ocağıyla tanınan, çevresinde ise “Kuşçu çaycı” olarak bilinen İsmail Demirkol, posta güvercinleriyle elde ettiği başarılarla adından söz ettiriyor. Çocuk yaşlarda başlayan güvercin sevdasını yıllar içinde profesyonel bir başarıya dönüştüren Demirkol, katıldığı ulusal yarışmalarda 5 yılda tam 25 kupa kazanmayı başardı.
47 yaşındaki Demirkol’un 10 metrekarelik çay ocağına adım atanları, duvarları süsleyen kupalar karşılıyor. Her biri, Demirkol’un çocukluğundan bugüne taşıdığı posta güvercini tutkusunun sessiz birer tanığı.
Güvercinlerle tanışması henüz 11 yaşındayken amcası sayesinde olan Demirkol, ilkokul sonrası çalışma hayatına atıldı. Gündüzleri çay ocağında mesai yapan Demirkol, akşamları ise evinin çatısında beslediği güvercinlerle ilgilenmeye devam etti. Evlendikten ve iki çocuk sahibi olduktan sonra da bu tutkusundan hiç vazgeçmedi.
Yaklaşık 5 yıl önce posta güvercini yarışmalarına katılmaya başlayan Demirkol, bugün 70 güvercinlik bir kümese sahip. De Klak ve Dragon türleri başta olmak üzere 5 farklı türde güvercin yetiştiren Demirkol, kuşlarını düzenli antrenmanlarla yarışlara hazırlıyor. Güvercinlere takılan özel çipler sayesinde uçuş süresi ve mesafeler hassas şekilde ölçülüyor.
Çay ocağındaki işini tamamladıktan sonra soluğu kuşlarının yanında aldığını anlatan Demirkol, güvercinlerine duyduğu bağlılığı şu sözlerle dile getiriyor: “Gün boyu çalışıyoruz. Akşam olunca kuşlarımın yanına çıkıyorum. Yemleme yaparken bütün yorgunluğum gidiyor. Bu benim çocukluğumdan kalan bir sevda. Maddiyatla ölçülecek bir şey değil.”
Yarışmalarda yaşadığı en unutulmaz anıyı da paylaşan Demirkol, Sivas’tan salınan iki güvercininin 8 saat 25 dakikalık uçuşun ardından aynı saniyede yuvalarına dönmesinin hayatındaki en gurur verici anlardan biri olduğunu söyledi. Bu performansla Türkiye üçüncülüğü elde eden Demirkol, o anı “hayatımın en özel anılarından biri” olarak tanımlıyor.
Bazı güvercinlerinin değerinin 50 bin liraya kadar ulaştığını belirten Demirkol, kuşçuluğun bir kazanç kapısı değil, bir yaşam biçimi olduğunun altını çiziyor: “Bu iş para işi değil. Kuşçuluk bambaşka bir dünya. İnsanı dinlendiriyor, hayata bağlıyor. Onların sevgisi benim hayatıma huzur katıyor.”
Nazilli’nin “Kuşçu çaycısı” İsmail Demirkol, hem çay ocağında hem de gökyüzünde emekle yazdığı başarı hikâyesiyle örnek olmaya devam ediyor.










